top of page

Suçlusun kardeşim Hepimiz biraz suçluyuz

  • Yazarın fotoğrafı: Celal ÜNLÜ
    Celal ÜNLÜ
  • 12 Eyl 2014
  • 5 dakikada okunur

İnsan kardeşlerim tuhaf yaratıklar... Onlar hakkında ne düşündüğümden pek emin değilim sevmediğim zamanlar oluyor fakat nefret etmiyorum. Büyük kitleler halinde de yapılsa yanlışlar suçu bütün bir insan ırkınaHomosapien 'e atfetmek yanlış olur. Üzerinde yaşadığımız dünyayı bu hale getiren türün bir üyesi olarak bütün İnsanlığa serzenişim var. Aslında insanlar onları rahatsız edecek şeyleri duymaktan kaçınırlar,onlar gülmeyi eğlenmeyi ve tüm bu olanlara gözlerini kapatmayı yeğlerler. Bu yüzden suya sabuna dokunan tabuları yıkan paradigmalara karşı duran tiplerden pek haz etmezler. Tarih boyunca bu böyle süregelmiş dünyanın düz olmadığını söyleyen, açık denizlerde canavarların olmadığını söyleyen, tek bir tanrının olduğunu yada tanrının olmadığını söyleyenler cezalandırılmışlar. Bugün de durum farklı değil dünya artık daha barışçıl daha demokratikmiş gibi dursa da her yerde bize ne yapmamız gerektiğini, nasıl yaşamamız gerektiğini söyleyen otoriteler mevcut. Sürekli bir enformasyon bombardımanına maruz kalıyoruz,yolda yürürken okula işe yada din mabetlerine giderken evimizde hatta bir pisuvara işerken bile buna maruz kalıyoruz. Bizim için çizilen hayatları yaşamamız gerekiyor. İlkokul, Lise, Üniversite'ye git, askerliğini yap, bir işe gir, çalış,çalış,çalış, borçlan daha çok çalış daha çok borçlan, hırslan daha çok kazan ki daha çok harca, modaya uy, aynı işlemleri çocuklarına da yaptır sonra öl! Tüm bunları yaparken hayatının nasıl geçtiğini anlayamaz bile insan geriye döüp baktığında elinde yaşanmamış bir hayat vardır. Peki neden?! Sebebi tek kelime ''Nefis'' Dünyanın bu kadar kötü bu kadar boktan bir yer olmasının sebebi nefis. ve nefse sahip canlıda ne yazık ki İnsan türü. Tüm bu öfkenin, nefretin, kinin, kanın, gözyaşının, savaşların, ahlaksızlığın, dünyaya hakim ekonomi sisteminin insanları köleleştiren düzenin sebebi nefis... Özel Mülkiyetin ortaya çıktığı ilkel dönemden beri hep daha kötüye gitti. Bir insanın daha fazlasını istemesi sonucu diğerinin hakkı olanı da alması bizi bugüne getirdi. Bir yanda multi milyarderler ömrü boyunca yiyemeyeceği varlığa sahipken, bir yanda açlıktan ölen insanların olması miğde bulandırıcı derecede iğrenç korkunç bir durum.Oysa herkese yetecek kaynakları sunuyor üstünde yaşadığımız gezegen. Teknolojinin askeri ve silah sanayi yerine sağlık ve hizmet için kullanıldığını düşünsenize insanları öldürmek için harcanan paranın insanı yaşatmak için kullanıldığını... Tüm bu olanlar insanın kendi eliyle kendini böyle rezil bir varlığa dönüştürmesine sebep oldu. Tarihin bugününde yaşayanların durumu şöyle; Sürekli maddi birtakım ihtiyaçlarının olduğuna inanmış, yenisi çıktıkca onu almak zorunda hisseden ve bunun için sürekli çalışmak zorunda olan, sürekli borç ödeyen yani boynuna pranga vurulmuş modern zamanın köleleri olmuş durumdalar. Sonu gelmeyen müthiş hızlı bir tüketim söz konusu bunu dengeleyebilmek için sürekli bir üretim bunca israfın doğal sonucu inanılmaz bir doğa kıyımı mevcut.buna mukabil kaynakların yetersizliği meselesi ortaya çıkıyor dolayısıyla sınırlı kaynakları kim alacak hengamesi ortaya çıkıyor işte burada savaşlar devreye giriyor.bazı insanların lüx içinde yaşaması için bazılarının ölmesi gerekiyor ve o ölen insanlar da genelde düşünmek için hiç fırsatı olmamış çünkü bu düzende köle kimliğinde sürekli çalışıp duran, araştıramayan, dolayısıyla geliştiremeyen, okuyamayan, sorgulayamayan, yalnızca karnını doyurmaya çabalayan insanlar oluyorlar. Geri kalmış, güçsüz, sömürülmüş ülkelerin insanları. Bu insanlar katledilirken üzülürüz öyle değil mi içimiz yanar ve onlara ağıtlar yakar katillerine sövgüler düzeriz. peki o insanların katilinin siz olduğunu bilseydiniz? televizyonda ölümünü izlediğiniz ve çok üzüldüğünüz o çocukları sizin öldürdüğünüzü bilmeniz sizi nasıl etkilerdi? Evet o sövdüğünüz katiller sizsiniz belli başlı günah keçilerine sövmek sizi rahatlatıyor olabilir ama gerçek bu çünkü siz bu aşağılık düzenin bir parçası oldunuz. şimdi hiç size israil mallarını kullandınız onlara para kazandırdınız muhabbeti yapmayacağım. suçunuz daha büyük siz bu rezil sistemin çarklarının bir dişlisisiniz sizin sayenizde işliyor bu düzen tam da istenilen hayatları yaşadığınız için (yaşamak lafını mecaz anlamda kullanıyorum çünkü aslında yaşamış sayılmazsınız) Araba, kıyafet, kozmetik, ve bir sürü ıvır zıvırın peşinde koştunuz, Nefret ettiğiniz işlerde çalışıp gerekmeyen şeyler aldınız, sizi köle yapan bu düzenin yücelmesi için çok çalıştınız her sene size yeni moda ıvır zıvırlarını kaktırdı. ve siz tüm bunlara sahip olduğunuz için gururla ortalıkta dolandınız sahip olamayanları ise hor gördünüz. Özellikle gençlik kitleleri beyninden vuran sihirli mermiye karşı en savunmasız olan güruhu oluşturuyor çünkü okumuyorlar, düşünmüyorlar bunun sebebi de çağın oyuncaklarıyla oynamaları. Aileleri çalışmaktan kafalarını kaldıramazken onları meşgul etmek için çağın oyuncakları devreye giriyor, evet etrafınızda gözlemlersiniz birlikte oturup bir şeyler içen gençlerin sohbet etmeyip oyuncaklarıyla oynadığını.. Hayatı yaşamaktansa yaşadığını belgeleme telaşındalar eskiden anı olsun diye çekilen fotoğrafların bugün kü mantaritesi yaşıyorum, gezip tozuyorum, eğleniyorum, bakın bakın ne yedik biz...! olmuş malesef. Anın tadını çıkarmaktansa belgeleme peşinde anı öldüren gençler ah şu gençler... neyse bu düzenin en sadık yeminli koruyucu şövalyeleridir gençler çıkan her teknolojiyi modayı hızlıca tüketirler ve malesef bundan geri kalan dostlarını şiddet ve esefle kınarlar ve acı gerçeğe bakıldığında sanal dünyada en aktif olanların aslında gerçek hayatta pek de başarılı tipler olmadığını görebilirsiniz, yani insani ilişkileri kast ediyorum.Ve ve ve çağımız gençlerini özellikle biraz önce bahsettiğim güruhu hedef alan hedonist anlayış; her şeyin haz odaklı olduğu bir dünya her ürün gibi ilişkilerinde hızlıca tüketildiği ve yine yenisinin istendiği durum... Evet dostum suçlusun katilsin. Sen insanlığı öldürdün. İnsanlara hep maddi değerler biçtin,fikirlerine insanlığına değil kıyafetlerine varlığına baktın gerçek yüzüne değil fotoğraflarına baktın, seni böyle aptallaştıran ahlaksızlaştıran aslında olduğun şeyden uzaklaştıran ve sana insan olmayı iyilik yapmayı paylaşmayı emreden sözleri, metinleri, hayat felsefesini aşağılayan çağ dışı-demode olarak gösteren bu düzenin bir hizmetçisi oldun. Aslında herkes özünde iyidir o yüzden dedim ya en başında nefret etmiyorum ama serzenişte bulunuyorum malesef çok da kızamıyorum çünkü birçoğunun elleri mahkum ve aslında birçoğu neler dönüp bittiğinin farkında değil, çünkü bu yoğunlukta kafasını kaldırmaya fırsatı olmuyor. Ve birçoğu da desteklediği siyasi partinin başta olmasının tüm sorunları çözeceğini sanıyor oysaki sorun çok daha derin tarihi bir sürecin ürünü ve biraz felsefi ölçüye getirecek olursak her şeyin temeli insanın açgözlü insanın nefsi. Nefse hakim olmayı öğütleyen felsefenin bukadar düşman gösterilmesinin yegane sebebi tüm bu kirli düzenin karşısında durmasındandır. bu nedenle çağdışılık geri kalmışlık fakirlik teröristlik hep o felsefeyle özdeşleştirilmiştir. Ve modern zaman insanının zihnine medya silahı vasıtasıyla itina ile işlenmiştir. şimdi geriye dönüp hayatını sorguladığında bunların nekadarını yapmadığını söyleyebilirsin? suçlusun dostum! hepimiz bir parça suçluyuz.Bu yüzden akşam yemeğinde TV'de açlıktan yada bombalar nedeniyle ölürken gördüğün o insanlara timsah katreleri dökmeyi bırak. Ve aslında herkes hayatının bir bölümünde düşünüyordur böyle şeyleri. Ahvalin kritiğini yapıp kendi acziyetini görünce de yılıyorlar muhtemelen. Bir şarkı sözü şöyle diyor '' Birden duracaksın soracaksın kendine neden bu düzen böyle neden herkes sahte? sonra bakacaksın göreceksin çaren yok devam edeceksin yalandan yaşamaya'' doğru söylüyor ve korkarım hep böyle oluyor değiştiremeyeceğini anlayan insanlar bir parçası olmaya karar veriyor. Kendimi bildim bileli dünyayı değiştirmek istiyorum, inancımın kırıldığı zamanlar da oldu ama zamanla birşey anladım evet yapabilirim fakat tek başıma imkansız bir insanın kalibresi yetmez buna ömrü de kifayetsiz kalır. işte bu yüzden topluca ve el birliğiyle yapılması lazım, buna inanan bunun için savaşacak cengaverler lazım, insan dünyayı değiştirmeye kendinden başlamalı başta fantastik gibi duran dünyaı değiştirme fikrinin yalnızca kendini değiştirerek mümkün olabileceğine inanma fikri mutluluk verici herkes kendini değiştirirse dünya değişmiş olur zaten mesele bu ideali yaymak...


 
 
 

ความคิดเห็น


Tanıtılan Yazılar
Daha sonra tekrar deneyin
Yayınlanan yazıları burada göreceksiniz.
Son Paylaşımlar
Arşiv
Etiketlere Göre Ara
Bizi Takip Edin
  • Facebook Basic Square
  • Twitter Basic Square
  • Google+ Basic Square

© 2012 by Farklı Bakış Prodüksiyon. Proudly created with Wix.com

follow us:
  • Facebook Social Icon
  • Twitter Social Icon
  • YouTube Social  Icon
bottom of page